Kalenin yanındaki acentaya gidip aracın gelmesini bekledik.
Alışılageldik gecikmelerle de olsa gelen minibüse binerek yola çıktık.
Bububu ‘dan sapıp adını hatırlayamadığım bir yerleşimde bir
bakkaldan su vb aldık. Sonrasında da Kizimbazi
denilen yerleşimde bizi bekleyen baharat tarlalarından birisine yol aldık.
Günümüzde bu tarlaları gezebileceğiniz turlar var. Stone
Town ‘dan başlayan turlar Kizimbazi adındaki yerleşim civarında, anlaşmalı
oldukları çiftliklerde size hem tanıtım hem tadım yaptıracaklar.
Günümüzde karma tarlaların bazıları turistlere açılmış. O kadar
çok şey var ki… Baharatlara kulağımız alışık. Cezayirli dostumun zencebili
benim zencefilim. Lipstick bitkisi ile dudaklar boyanıyor, zerdeçal ile sapsarı
olabiliyor bunlardan da sabun bitkisi ile kurtulabiliyorsunuz. Bu sabun bitkisi
bizde de var gibi geldi bana.
Kimi baharatlar tanıdık gelecek kimisi ise farklı görünecek.
Burada güzel kokulu karanfiller saksıda duran süs bitkileri değil devasa
ağaçlar. Kırmızı, killi Afrika toprağının bereketi sizleri şaşırtacak.
Meyveler de envai türlü. Karambola nam yıldız meyvesi diye
bir meyveye denk geldik. Enine kesildiğinde beş köşeli yıldız gibi görünen
şeftali, kivi ve greyfurt gibi türlü meyvenin tadını içeren C vitamini bombası
bir meyve. İki, üç tohumu alıp evde ektim ama sonuç çıkmadı.
Zanzibar ‘ın kahvesi de meşhur. Burada kahvenin uzamasına
izin veriliyor. Bu da bodur tutulan diğer kahve türlerine göre bir fark
yaratıyor olmalı.
Bizi toplayıp bir köye getirdiler. Alıştığımız manzaralar
artık. Dünya güzeli veletler, biz orada yokmuşuz gibi işine gücüne devam eden
gençler ve modern dünyanın en basit nimetinden bile yoksun görünen sefil kulübeler.
Amaç yerel yapım sabun vb satmak. Bunu yaparken de kahve ve çay ikram ediyorlar.
Ne ikilem. Afrika'da, böyle bir köyde bu ikram kabul edilmeli mi? Beleş… Ama ya
hijyen. Eşim iki bardak kahve ve bir bardak çay içiyor. Baktım Avrupalılar, boş
beleş Fransızlar bile bardak bardak içiyorlar ben de geri durmayayım dedim.
Güneş iyice tepeye çıkmış ve yakmaya devam ediyor. Bizi alıp
batı kıyısındaki bir mekana götürdüler. Giriş paralı. İki usd kadar bir para
ödememiz gerekiyor ama cepte tek kişilik Tanzanya Şilin ‘i kalmış. Rehber
cepteki 100 usd ‘yi bozamıyor ama iki kişiye iki dolara gelin demiyor.
Cezayirli kardeşim bastı parayı bizi mağduriyetten kurtardı, "iki doların lafı
mı olur" diye de mahcubiyetin dibine yuvarladı. Yolun dünyanın dört bir yanında
açık olsun Cezayirli kardeşim.
Zanzibar 38 dakikada İngiliz donanması karşısında beyaz
bayrak çekince İngilizlerin tüm taleplerini de kabullenmek zorunda kalır.
Bunlardan en makulü de – bence – adada köleliğin kaldırılmasıdır. Yasal olarak
kaldırılır ama karanlık gecelerde bir şeyler olmaya devam eder. Buradaki gibi
küçük mağaralar köle ticaretinde kullanılır. Bunlardan birine girdik.
Bir mağara ağzı. Yanında tutunarak inebileceğiniz bir
merdiven yapılmış olsa da nemli taşlar tehlike ve korku yaratıyor. Ama eski
dönemlerde bu detay yokmuş. Üç, dört metre yüksekten insanlar atılırmış. İlk
atılanlar yumuşak bir zemin vazifesi görünce de diğerleri atılırmış. Daracık
bir mekan. Duvarlardan incecik bir su süzülüyor. Altı yüz kişinin buraya
sıkıştırıldığı söylendi. Mağara içinden de sahile doğru bir tünel kazılmış. Su
yükseldiği zaman o çıkışta kapanıyor ve kölelerin hürriyete ulaşma ihtimali
ortadan kalkıyormuş.
Adanın iç kesimlerinde çok büyük bir nüfus yoğunluğu mevcut.
Sağlı sollu okullara renkli kıyafetleri içerisinde küçücük çocuklar gitmekte.
Bu köylerde camileri seyrek olarak görüyoruz ama hiç mezarlık görmedik. Bu
ufacık çocukların beslenme problemleri yaşadıklarını görebiliyoruz. Anakaradaki
Hristiyan hükümetin Müslüman Zanzibarı görmezden geldiği de anlatılıyor.
Sıtmayı ve su sorununu nasıl alt ettiklerini de anlatıyorlar gururla. Kırmızı
Afrika topraklarında siyah insan hayat mücadelesini en iyi şekilde sürdürmeye
kararlı.
Şehre girerken camilere denk geliyoruz. Tıklım tıklım dolu.
Yerli halk içtenlikle ibadetini yapıyor ve Allah ‘ın adını anmaya devam ediyor.
Gene bizim mekanda yemeğimizi yiyerek günü bitiriyoruz.
0 Yorumlar
Yorumlarınız